Türk İslam Eserleri

İbrahim paşa sarayı. 21 Ocak c.tesi. Gittim. El alt kat hipodrom küçük yer. Üst katlar çok güzel bölüm bölüm emevilerden başlıyor enson Osmanlı. Eşyaları. Halılar kilimler var. Her. Bölgenin eşyaları var bence gidin. Boş günlerinizi gezerek geçirin. Bugün varsınız. Yarın yok. En. Güzel tarihî öğrenmek. Gezmeye devam.

padişah saraylarına eşdeğer özellikle olduğu kabul edilen harika saray .eski hipodromun üzerine kurulmuş olup imar tarihi tam bilinmemekte .diğer saraylar gibi içerisi saray olarak aktif kullanıldığı günlerdeki gibi bir dekorasyona sahip değil ,çünkü ibrahim paşa idam edildikten sonra osmanlı döneminde de depo ve müze olarak kullanılmış .günümüzde restore edilmiş hali daha çok islam medeniyetleri müzesi özelliğinde . saray oldukça büyük olmasına karşın tamamı ziyarete açık değil ama buna rağmen oldukça büyük bir müze sayılabilir .içeride ender parçalar bulunmakta .giriş müze kart ile ücretsiz ,rotanızı bi şekilde buraya çevirip gezmenizi ,görmenizi tavsiye ederim

Müzenin düzeni, sergilenen eserler hepsi harikulade. Müzenin hatrı sayılır bir halı koleksiyonu var. Alt katı etnografya müzesi olarak düzenlenmiş. Kutsal emanetler bölümü çok zengin

Muzekart geçerli. Öğretmen öğrenci giriş ücretsiz. Eserler çok güzel gezilmesi gereken yerlerden biri.

Müze küçük bir müze . Buna rağmen çok fazla tarihi eser var. İslam tarihi güzel ele alınmış. Mukaddes Emanetler bölümüne kesinlikle bakın çok etkileyici. Ben güzel birkaç fotoğraf bırakıyorum.

Muhteşem bir deneyimdi, tarihimizi öğrenmek için kesinlikle gidilmesi gerekiyor, sağ taraftan giriş yaparak bir üst kata çıkıyorsunuz, oda oda tüm tarihi geziyorsunuz... Her oda sizi farkli zaman tünellerinden geçiriyor. Mukaddes eserler odasına girerken yanımda eşarp olmadigi için ne yapacağım diye düşündüm ama hemen oda girişinde kadınlar için esarp var, eşarp olmasada girebiliyorsunuz tabi,

Türk ve İslam Eserleri Müzesi, İstanbul'un Fatih ilçesinde bulunan, Türk ve İslâm sanatı eserlerini topluca kapsayan ilk Türk müzesidir ve aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu Dönemi’nde açılan son müze olma özelliğini taşımaktadır. Vakıf binaları olan cami, mescit, tekke, zaviye ve türbelerdeki eserlerin tehlike altında olması, alınan bütün önlemlere rağmen hırsızlıkların devam etmesi; halı, kilim, el yazması, ahşap kapı, rahle, kandil, mihrap çinileri gibi eserlerin yurt dışına kaçırılması nedeniyle bu eserlerin vakit geçirilmeden toplanmaları gündeme gelmiştir. Müze-i Hümayun Müdürü Osman Hamdi Bey’in başkanlığında kurulan bir komisyon tarafından talana uğrayan vakıf binalarından eserler toplanarak “Evkâf-ı İslâmiye Müzesi” (İslâm Vakıfları Müzesi) adıyla Mimar Sinan'ın en önemli yapılarından biri olan Süleymaniye Camii Külliyesi içinde yer alan Süleymaniye İmaret Binası’nda 1914 yılında ilk kez ziyarete açılmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra, Türk ve İslâm Eserleri Müzesi adını alan müze, 1983 yılında bugün içinde bulunduğu İbrahim Paşa Sarayı’na taşınmıştır. 16. yüzyıl Osmanlı sivil mimarisinin önemli yapılarından biri olan ve İstanbul’un ünlü tarihi alanı “At Meydanı"nda, Roma Dönemi’ne ait hipodrom kademeleri üzerinde yer alan İbrahim Paşa Sarayı’nın 1520 yılında, Kanuni Sultan Süleyman tarafından tamir ettirilerek damadı ve veziri olan İbrahim Paşa’ya armağan edildiği bilinmektedir. Müze, 2012 yılında başlatılan restorasyon ve teşhir tanzim çalışmalarının ardından açılışının 100. yılı olan 2014 yılında tekrar ziyarete açılmıştır. Müzedeki Mukaddes Emanetler bölümü ise Topkapı Sarayı’ndan sonra bu konudaki en önemli eserleri bir araya getirmektedir. Müzenin Etnografya bölümü, “19. Yüzyıl’da İstanbul” sergisi ile Türk - Osmanlı sosyal hayatının değişik açılarını içeren koleksiyonları barındırmaktadır.