Aksaray’a bağlı Yeşilova kasabasında yer alan Acemhöyük, bir tepe görüntüsüyle kendini gösteriyor. Bu iskan noktasının bulunan olgulara göre 800 x 700 metrelik bir alanda olduğu tahmin ediliyor. Bu antik yerleşim yerinin geçmişinin MÖ 3000 yılına kadar dayandığı tabir ediliyor. Ancak en parlak döneminin ise Asur Ticaret Kolonileri Çağı olan MÖ 1950 – 1750 yılları arasında olduğu tahmin ediliyor. Bu dönemden sonra da kentin yerleşimi daha aşağı noktalara doğru taşınmıştır. Sonrasında da Helenistik ve Roma dönemlerinde yeniden insanların yerleşim alanı haline gelmiştir.
Acemhöyük antik kenti Asurlular için bir ticaret merkezi olmuştur. Asur kaynaklarında da bu noktanın Burushattum olarak ifade edildiği de bilinmektedir. Ancak bu bölgede yapılan kazılarda bu konuyu ispat eden herhangi bir bulguya rastlanmamıştır.
Acemhöyük odaklı kazılar ilk olarak 1962 yılında Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nden Prof. Dr. Nimet Özgüç tarafından başlamıştır. 1988 yılına kadar süren bu çalışma sonradan tekrardan başlamış ve günümüze kadar devam etmektedir. Bu dönemde de yapılan kazı çalışmalarında Ankara Üniversitesi’nin katkısı büyüktür.
Acemhöyük
Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran Seferi sonrasında, İran Azerbaycanı'ndan bölgeye getirilen gruplardan üç oba höyüğün eteklerine yerleşirken, Acemhöyük adı da bu son yerleşenlerden ismini almıştır. Kazılarda Asur ticaret kolonilerine ilişkin önemli yapılar saptandı. Anadolu'nun en büyük höyüklerinden Acemhöyük'te, Sarıkaya Sarayı, Hatipler Sarayı, evler, damga ve silindir mühürler, çeşitli bezeme ve biçimlerde çanak çömlek, kumaş izleri ve boncuklar, altın süs eşyası, fildişi yapıtlar ve oyun tahtası gibi buluntular ortaya çıkarıldı. Asur Ticaret Kolonileri Çağı'nda yerli krallar tarafından yönetilen ve ticaretin de başkenti olan Kaniş-Neša'da ele geçen çivi yazılı belgelerde sözü edilen çok sayıdaki kentten sadece üçü ''Büyük Kral'' tarafından yönetilir. Acemhöyük'ün de bunlardan biri olduğu şüphesizdir. Büyük Kral, höyüğün güney kısmında yer alan Sarıkaya Sarayı'nda oturuyordu. 3 bin 600 metrekarelik bir alana oturan, iki katlı, günümüze kalmış alt katında 50 odası bulunan bu saray; çağının Anadolu'daki en iyi korunmuş ve en zengin buluntulara sahip yapısıdır.
Sarıkaya Sarayı'na çok benzeyen ikinci anıtsal yapı ise Hatipler Sarayı'dır. Acemhöyük'ün Asur Ticaret Kolonileri Çağı'ndaki ilişkileri ve zenginliği şüphesiz saraylarındaki buluntularla anlaşılmaktadır. Büyük kısmı Sarıkaya Sarayı'nın üç odasında depolanmış bullalar (mühürlü kil topaklar) Acemhöyük'ün politik ve ticari ilişkilerinin olduğu bölge ve kişileri tanıtır. Baskıların çoğu Anadolu/Yerli stildeki damga mühürlere, diğerleri Eski Asur, Eski Babil ve Eski Suriye stillerine aittir. Mezopotamya'da kurulan ilk merkezi devlet olan Akad Devleti ile Acemhöyük arasında bir bağ vardır. Akadlar zamanına ait bir yazılı belgede Akad Kralı'nın, ticaret yapan bazı tüccarların Puruşhattum kentinden bahsetmesi üzerine bu kente sefer yaptığı yazılıdır. Filologlar, bu kentin Acemhöyük olduğu konusunda hemfikirlerdir. Acemhöyük'ün önemli maden yatakları ve ticaret yollarının üzerinde bulunması nedeniyle Anadolu'nun önemli bir maden üretim merkezi haline gelmiştir. Kent, 4 bin yıl öncesinde Anadolu'nun en gözde maden üretim merkezidir. Sarıkaya Sarayı ve onunla çağdaş konutlarda ele geçmiş gümüş ve bakır külçeler gerektiğinde para yerine kullanılmak ve bazı alaşımlarla madeni eserlerin üretilmesi için depolanmıştı. Altın, gümüş, tunç, bakır, kurşun gibi çeşitli metallerden yapılmış süs eşyaları, silahlar, tanrı/tanrıça figürinleri kentte ele geçen madeni eserlerin çeşitliliğini gösterir. Aksaray'da bu kazı alanları dışında çok sayıda höyük ve yerleşim alanı bulunmaktadır.
Acemhöyük çalışmalarında buradaki alanın Erken Tunç Çağı’ndan Roma dönemine kadar uzandığı ifade edilmiştir. Ancak Asur Ticaret Kolonileri Çağı’nda da bu bölgede saraylar ve farklı buluntulara denk gelinmiştir. Kazı çalışmalarında daha aşağıda yer alan tabakalara yönelik bir faaliyet yürütülmemiştir. Ancak Acemhöyük’ün doğu tarafında yapılan çalışmalar sonunda da Erken Tunç Çağı’nda dair izlere de rastlanılmıştır.
Acemhöyük Antik Kenti 'ni Erken Tunç Çağı’na dair bulguları kerpiç duvarlar ve toprak tabanlı yamuk evler olarak ifade edilmektedir. Aynı zamanda da küp gömüler de bu döneme mahsus rastlanılan bulgular olmuştur. İki küp gömünün mezar olduğu ifade edilmekte ve aynı zamanda da Anadolu’ya özgü olmayan Mezopotamya ve Kuzey Suriye’den gelen çömleklere de denk gelinmiştir.
Asur Ticaret Kolonileri Çağı’nda ise Hatipler Sarayı ve Sarıkaya Sarayı öne çıkan bulgulardır. Hatipler Sarayı’nda 76, Sarıkaya Sarayı ise 50 odasıyla bulunmuştur. Aynı zamanda da bu sarayların mermer duvarlarla çevrili olduğu da ifade edilmekte olan bir konu olarak ön plandadır.
Kaynak: Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Acemhöyük Nerede, Giriş Ücreti ?
Acemhöyük Antik Kenti Aksaray ilinin Merkez ilçesinde bulunmaktadır. Antik Kenti haftanın her günü 09:00 ila 19:00 arasında ziyaret edebilirsiniz. Girişler tamen ücretsizdir.
Hazır Gelmişken
Acemhöyük Antik Kenti 'i gezmeye gelmişken Aksaray civarında gezilecek bir çok tarihi mekanı ve müzeyi ziyaret edebilirsiniz. Sitemizde bulunan Aksaray Müzeleri sayfasını ziyaret ederek Aksaray 'da gezilecek daha çok tarihi yeri ve müzeyi rotanıza ekleyebilirsiniz.
@erkansonugelen
Atıl durumda turistlik bir yer.Kapısı kilitli ve herhangi bir görevli bulunmamaktadır.Tel örgülerden yukarı doğru ilerledikçe giriş için yer bulabilirsiniz.Herhangi bir tanıtım tabelası yok.Sahip çıkılmalı
@mesutbircan
Tarihi dokusu çok güzel. Daha gün ışığına çıkmayı bekleyen büyük alan var. Bekleyip göreceğiz.
@ibrahim5589
Aksaray'a 15 kilometre uzaklıkta bulunan Acemhuyuk önemli bir eski yerleşke. Elli yıldan buyana devam eden kazılardan elde edilen eserler Aksaray müzesinde sergilenmektedir. Giriş ücreti alınmayan Acemhüyük oldukça geniş alana yayılmış.
@rcramazandb4516
Hoş ve güzel bir Anadolu kasabası içerisinde yer almaktadır...
@ertanilgun
Guzel cocuklugumun gectigi yer
@mustafagurbuz5625
Çok geniş bir yerleşke . Kazı alanı doğal etkenlere karşı az da olsa koruma altına alınmış. Hayvan otlatanlara ve girişlere açık. Güvenlik ve koruması yok.
@oguzbal
Jilet gibi yer
@ramazanagur7307
Tarih dolu bir antik yerleşim yeri
@nisailegez
Tarihi bir alan mutlaka görülmesi gereken bir yer