Apollon Tapınağı Didim
Puan
Burayı keşfetmek için rehber bulun.
Apollon Tapınağı'nın büyüleyici atmosferine adım atmaya hazır mısınız? Aydın'da yer alan bu tarihi yapının derin köklerine inerek, hem geçmişteki anlamını hem de mimarisinin eşsiz özelliklerini keşfetmeyi umuyorum. Gezgin ruhumla birlikte Apollon Tapınağı'nın ziyaret edilme yolları ve çevresindeki gezilecek yerler hakkında bilgi vereceğim. Böylece, sadece bir tapınak ziyareti değil, aynı zamanda unutulmaz bir yolculuk da yaşayacağız. Haydi, tarih ve doğanın iç içe geçtiği bu harika mekâna birlikte dalalım!
Apollon Tapınağı'nın Tarihçesi
Aydın'daki Apollon Tapınağı'nın tarihi, antik döneme dayanıyor ve büyüleyici bir hikaye barındırıyor. Milattan önce 4. yüzyıla kadar uzanan bu tapınak, Apollon’a atfedilmiş ve onun şanını yüceltmek için inşa edilmiştir. Yüzyıllar boyunca, çeşitli medeniyetlerin etkisi altında kalmış, Romalılar döneminde ise çok daha görkemli bir yapı haline getirilmiştir.
Tapınağın inşa süreci, o dönemdeki mimari becerikleri gözler önüne seriyor. Tapınak, hem mimari estetiği hem de tarihi önemiyle dikkat çekiyor. Apollon Tapınağı, zengin bir kültürel geçmişin parçası olarak, Apollon'un geleceğe taşınmasını sağladı. Özellikle, M.Ö 3. yüzyılda gerçekleştirilen genişletmeler ve restorasyon çalışmaları, yapının o dönemdeki önemini artırmış.
Bu tapınak yalnızca dini bir yapı değil, aynı zamanda bir sosyal buluşma noktasıydı. İnsanlar burada sadece dua etmekle kalmaz, aynı zamanda sosyal etkinlikler düzenler, kültürel miraslarını paylaşırdı. Zaman içerisinde çeşitli doğal afetler yaşamış olsa da, Apollon Tapınağı hala bizlere geçmişin izlerini taşımaktadır. Bütün bu özellikleriyle birlikte, tapınak, tarih meraklıları ve gezginler için keşfedilmeye değer bir yer olmaya devam ediyor.
Tapınak Mimarisinin Özellikleri
Aydın'daki Apollon Tapınağı, antik Yunan mimarisinin harika bir örneğini sunuyor. İlk gördüğümde beni etkileyen en önemli detaylardan biri, tapınağın kullanılan taşların mükemmel işçiliğiydi. Yüksek sütunların zarif yapısı ve detaylı oymaları, mimarların ne kadar özenle çalıştığını gözler önüne seriyor. Yapının dorik düzeni, incelik ve güç simgesi olarak karşımıza çıkıyor.
Apollon Tapınağı'nın planı, klasik antik tapınak yapılarında sıkça gördüğümüz bir düzene sahip. Zemin, asimetrik olmayan bir şekilde düzenlenmiş; bu da tapınağın görsel etkisini artırıyor. Dört ana sütun ve üslup, ziyaretçileri etkisi altına alırken, üst kısımda yer alan yapıların detayları da göz alıcı.
Yerli halkın ve tarihçilerinin de dikkatini çeken bir diğer nokta ise tapınağın çevresindeki peyzaj. Mimari yapının doğayla olan uyumu, keşif servetimin bir parçası haline geliyor. Bütün bu unsurlar, tapınağın sadece bir ibadet yeri olmanın ötesine geçtiğini, kültürel bir simge haline geldiğini gösteriyor. Ziyaret ettiğimde, mimarisi beni hem büyüledi hem de derin bir tarihsel bağ kurmamı sağladı.
Aydın'daki Apollon Tapınağı'nın Yeri
Aydın'ın kalbinde yer alan Apollon Tapınağı, tarih ve doğanın muhteşem bir birleşimi olarak karşımıza çıkıyor. Burası, sadece mimarisi ve tarihiyle değil, ayrıca doğal güzellikleriyle de etkileyici bir mekan. Efsaneye göre, bu tapınak, Apollon'un ilham kaynağı ve aynı zamanda onurlandırıldığı bir yer olarak önemli bir rol oynamış.
Tapınak, Aydın şehir merkezine oldukça yakın bir konumda bulunuyor. Bu durum, şehri ziyaret edenler için büyük bir avantaj sağlıyor. Şehir merkezine sadece birkaç dakikalık mesafede mevcut olan Apollon Tapınağı, hem yürüyerek hem de araçla ulaşım açısından son derece elverişli. Eğer Aydın’a yolunuz düşerse, bu tapınağı kaçırmamanız gerektiğini düşünüyorum.
Ayrıca, çevresinde yer alan doğal güzellikler ve tarihi yapılar, Apollon Tapınağı’nı ziyaret ederken heyecan verici bir keşif yolculuğuna dönüşüyor. Etrafta yürüyüş yapabilir, teleferik keyfi yaşayabilir ve yerel lezzetleri tadabilirsiniz. Yani, burası sadece bir tapınak değil, aynı zamanda keşfedilmesi gereken bir destinasyon. Aydın’ın tarihi zenginliklerine ve kültürel mirasına tanıklık etmek adına, Apollon Tapınağı'nın yerini kesinlikle not etmelisiniz.
Apollon Tapınağı Nasıl Ziyaret Edilir?
Aydın'daki Apollon Tapınağı'nı ziyaret etmek, hem tarihi hem de kültürel bir yolculuğa çıkmak gibidir. Öncelikle, tapınak yıl boyunca belirli saatlerde ziyarete açıktır. Ziyaret saatlerinin değişebileceğini göz önünde bulundurarak, gitmeden önce güncel bilgileri kontrol etmenizi tavsiye ederim.
Ulaşım İmkanları
Tapınağa ulaşım oldukça kolay. Aydın il merkezine en yakın olması nedeniyle, şehir merkezinden taksi ya da toplu taşıma araçları ile kısa sürede ulaşmak mümkün. Kendi aracınızla geliyorsanız, park yeri bulmak genellikle sıkıntı olmuyor. Özellikle yaz aylarında kalabalık olabileceğini unutmamakta fayda var.
Giriş Ücretleri
Giriş ücreti konusunda da bilgi vermek gerekirse, Apollon Tapınağı'nın girişinde belirli bir ücret alınıyor. Ancak, öğrenciler için indirimli seçenekler mevcut. Tapınağın sunduğu tarih ve kültürü yakından tanımak için bu yatırımı yapmak kesinlikle değer.
Ziyaret İçin En İyi Zaman
Tapınağı ziyaret etmek için en iyi zaman bahar ve sonbahar ayları. Hava koşulları daha ılımandır ve yürüyüş yaparak çevreyi keşfetmek için ideal bir ortam sunar. Yaz aylarında ise sıcaklık yüksek olabileceği için sabah erken saatlerde gitmek daha konforlu olacaktır.
Son olarak, Apollon Tapınağı’nda geçireceğiniz zaman, sadece tarihi yapıyı görmekle sınırlı kalmayacak; aynı zamanda çevresindeki doğal güzellikleri de keşfedeceksiniz. Bu deneyimi kaçırmamak adına hemen plan yapmalısınız!
Apollon Tapınağı Giriş Ücreti Ne Kadar ?
Didim Apollon Tapınağı giriş ücreti 1 yetişkin 150 TL olup, müze kart geçerlidir. Haftanın her günü 09:00 ila 19:00 arasında ziyaret edebilirsiniz. Müze kart sahipleri ücretsiz giriş yapabilir.
Aydın'daki Apollon Tapınağı'nın Çevresindeki Gezilecek Yerler
Aydın'a seyahat ettiğimde, Apollon Tapınağı'nın ziyaret edilebilecek pek çok güzel yer ile çevrili olduğunu fark ettim. Öncelikle, tapınağın hemen yakınında bulunan Didyma Antik Kenti, tarihi kalıntılarıyla büyüleyici bir atmosfer sunuyor. Deniz kenarında yer alan bu antik şehir, hem tarihi hem de doğal güzellikleri bir arada görmek isteyenler için harika bir seçenek.
Bir de Milet Antik Kenti var. Buranın etkileyici kalıntıları ve tiyatrosu gezmeye değer. Sanki geçmişe yolculuk yapıyor gibi hissediyorsunuz. Ayrıca, Azaplı ve Karpuzlu bölgelerindeki doğal güzellikleri görmeden dönmemeniz gerek. Özellikle yürüyüş yapmayı sevenler için, Aydın çevresi harika trails sunuyor.
Ayrıca, Bafa Gölü de rotamda yer aldı. Özellikle doğa ile iç içe vakit geçirmek ve müthiş manzaralara tanıklık etmek için ideal bir durak. Her köşesinde yeni keşifler yapma şansı buluyorsunuz. Apollon Tapınağı'nın tarihi atmosferiyle de birleşince, burası unutulmaz bir seyahat rotası haline geliyor. Bu yerleri keşfederken, tarihin tadını çıkarırken aynı zamanda Aydın'ın doğal güzelliklerine şahit oluyorsunuz. Gerçekten de harika bir deneyim!
Özellikler
Sunulan Hizmetler
Rehberler
Rehber ile Keşfet
Tüm Yorumlar
Misafir Yorumları
@burakanar7042
Daha önce satın aldığınız müze kartı ile ücret ödemeden girebilirsiniz. Çok eski tarihi bi yapısı olduğu için içerde o ambiansı alıyorsunuz. Dikkatli baktığınızda taşların üzerlerinde yapıldığı döneme ait şekiller ve yazılar var. Tapınak çok eski olduğu için taşları kırılmış ve yağmur su derken bazı yerlerini ayakta tutmak ve tehlike yaratmaması adına güçlendirmişler .
@canbabacan
Muhteşem bir tapınak çevresinde yapılaşmaya izin verilmemesi eski yapıları kamulaştırılması çok iyi olmuş çok iyi kurulan 1-2 tane binayı da Kamulaştırırlarsa muhteşem olacak.Mitolojideki tanrı Apollon için yapılmış bir tapınaktır. Merdivenlerde sütunlarda o dönemdeki pazarcıları ait sembol bir isim baş harfleri kazınmış. O kadar iyi bir şekilde günümüze kadar gelmiş ki, merdivenlerdeki sembolün yanında dururkene her an Pazarcının gelip bana bağıracağını düşündüm.
@teomanteoman2905
APOLLON TAPINAĞI İON TARZINDA YAPILMIŞ DÜNYANIN EN BÜYÜK ÜÇÜNCÜ TAPINAĞI Antik çağın en iyi korunmuş tapınakları arasında sayılır. 1906-1913 yılları arasında gerçekleştirilen bilimsel kazılar ile tamamen gün ışığına çıkarılan tapınak kısmen tekrar ayağa kaldırılmışur. Aruk niteliğini kaybetmiş durumdaki mimari öğeler ile tapınak alanını çepeçevre saran bir koruma duvarı yine bu ilk kazılar evresinde inşa edilmiştir. Tapmağı dıştan saran çift sütun sırasından dolayı dipteros plan tipini gösterir. Kanonik olmayan tek öğesi daha içte uzanan, üstü açık ve tabanında taş döşeme bulunmayan avlusudur Merkezi avlu içinde şimdiye kadar kesin şekilde yeri tespit edilemeyen kutsal su kaynağı ve küçük bir tapınak. 'naiskos” bulunmakta idi. Tapınağın sıra dışı durumu bir kehanet merkezi olarak taşıdığı bu özel fonksiyona dayanmakladır. Günümüzde görülen fakat hiçbir zaman bitirilemeyen yapının inşası M.Ö. 4.53. yüzyılda başlamışur. M.Ö, 6. yüzyıla ait öncü tapınak o dönemde çok ün kazanmış. M.Ö, 5. yüzyılın başlarında Persler tarafından tahrip edilmiştir. Bugün orta avluda hala görülebilen temeller erken tapınağın kalıntılarına tanıklık eder, Orta avluda ver alan Hellenistik döneme ait naiskos M.S, 5./6. yüzyılda sökülerek yerine bir Hristiyan bazilikası inşa edilmiş, bazilika ise tapınak gibi bir deprem sonrası harap olmuştur. TAPINAĞIN KORUYUCUSU MEDUSA Medusa Görgolar adı verilen üç kız kardeşten tek ölümlü olanıdır. Gorgolar ise Yunan mitolojisinde yılan saçları olan, korkunç yüzlü ve kendilerine bakanları taşa çeviren Sihenno. Euryale ve Medusa adlı üç kız kardeşe verilen genel atlır. “Gorgo” kelimesi Yunanca “Gorgos” sözcüğünden gelir. Anlamı “korkunç. dehşet verici “dir. Bu nedenle kızların ve aralarında en çok tanınan Medusa'nın baktığı her veri taşa çevirme özelliği olduğuna inanıldığından Yunanlar. Medusa'nın başını yani yılan başlı kızı kalkanlarına, korumak istedikleri eşyalarına. binalarına. tapınaklarına zırhlarına işlemişlerdir.
@ahmetkarayilmaz
TARİHİ GEÇMIŞİ OLAN DEĞERLERDEN GEZDIKLERIM İCERISINDE GIRIŞTE GÖREVLI GİŞE PERSONELİ DE DAHIL GÜVENLIK PERSONELI YETERLI BILGI VE TECRÜBE İLE ZIYARETCI PERSONELE ALAKALI OLMA YETİSİNE SAHİP OLMADIKLARI AYRICA APOLLON TAPINAĞİ ADI ALTINDA KI TARİHİ AÇIK HAVA DA GEZI YAPILAN ALAN ICERISINDE TEMIZLIK YOK DENILECEK NOKTADA IDI..YIYIİP IÇENLER ATILARINI ATMIŞ, SIGARA IZMARITLERI ILE KİRLENMIŞ VE IDRAR YAPANLARIN OLDUĞU TARİHİ ORTAMDA KENDI AILEM DAHIL BASKA ZIYARETCILERINDE BIZIMLE BIRLIKTE TAKRIBİ EN FAZLA 30 DAKİKA GEZINMEDEN RAHATSIZ EDICI ORTAMDAN DOLAYI TARIHI KEYFIMIZI YAŞAMADAN APOLLON TAPINAGİNIN TERK EDILDIĞI GERCEGINI IFADE ETMEK DURUMUNDAYIZ ..BILHASSA TAKİP EDILEREK DAHA OLYMLU SONUCLARI N SAGLANMASI ÖNEM ARZETMEKTEDIR.
@gulcin7057
Çok büyüleyici bir yer. Ancak müze kartsız girilmiyor. Ben unuttuğum için kenardan durup seyretmek zorunda kaldım. 19.30 da ziyarete son veriliyor. En geç 18.30 da içeri girmeniz gerekiyormuş. Sonrasında içeri alınmıyor.
@halilbozca6047
4 yıldız verdim çünkü bilgilendirici tabela FAZLA yok.Mesela efeste,ayasuluk kalesinde sık sık bilgilendirici kısımlara rastlayabilirsiniz.Tapinagin sütunlari çok görkemli,Tapinakla ilgili bilgiyi edinirseniz gezmesi daha keyifli olabilir.Onun dışında küçük biryer ama yinede görülmesi gereken bir yer.TARİHÇE:Burada antik cağda insanlar dilek dilerlermiş diledikleri dilekleri rahibeler alıp rahiplere söylermiş pagan inancında.Oda tanrının kuyudan onlara sesler çıkardığını dileklerine sorularına cevap verdiklerini gider rahiplerden alıp rahibeler insanlara yanıtlarmış.Tabi bazen yalanlarda ortaya cikmis.Olay böyle devamını araştırın öyle gidin didimin merkezinde dolmuş bile var:)
@tugayerturk
Gezilip görülmesi gereken bir tarihi eser o dönemde o kadar büyük yapıtı nasıl yapıldı insanı büyülüyor ancak bu büyüyü Didim belediyesi bozuyor kişi başı girişe 50 lira istiyor 4 kişilik bir aile 200 liraya gezmek biraz pahalıya geliyor ki yarım saat kadar sürede 5 10 fotodan sonra biticek bir yapı yinede muze kartınız burda geçerli emekli öğretmen ler ücretsiz gire biliyor bence işçi insanimizda düşünülüp en fazla kişi başı 10 lira yapılsa makul hiçbir gideri olmayan yapıya kişi başı 50 lira demek tarihi hissetmek parası olana mubah demektir o yüzden 3 yıldız veriyorum ayrıca tapınağın yanında sergi ve cafeler mevcut bilginiz olsun
@ecemkosgeroglu683
Didim merkezinde yerleşim içinde kalmış küçük bir antik kent . girişte için müze kart ile girebilirsiniz ya da direk kimliğiniz ile 50 tl giriş ücreti ile girebilirsiniz. Hiç müze kartınız yok ise 60 tl verip 1 yıl geçerli müze kartına sahip olabilirsiniz. Yanınızda su getirmeniz mantıklı . İçerisi küçük devasa taş yıkıntıları mevcut . Sıcağında etkisi ile taşlardan yansıyan güneş bunaltıcı oluyor. Spor ayakkabı ya da spor sandalet ile gidilmesi daha uygun . Taş zemin engebeli , parmak arası ile yürümek zor olabilir. İçeride çok bilgilendirme tabelası yok o yüzden gölge Bi yere geçip kendiniz internetten okuyorsunuz ya da önceden okuyup gitmekte Bi seçenek. Küçük Bi alan ,1 saat max sürer hem merkezi hem de tarihi önemi açısından tatil rotasina eklenmeli.
@vuralkaya4451
Antik çağın en iyi korunmuş tapınakları arasında sayılır. 1906-1913 yılları arasında gerçekleştirilen bilimsel kazılar ile tamamen gün ışığına çıkarılan tapınak kısmen tekrar ayağa kaldırılmışur. Aruk niteliğini kaybetmiş durumdaki mimari öğeler ile tapınak alanını çepeçevre saran bir koruma duvarı yine bu ilk kazılar evresinde inşa edilmiştir. Tapmağı dıştan saran çift sütun sırasından dolayı dipteros plan tipini gösterir. Kanonik olmayan tek öğesi daha içte uzanan, üstü açık ve tabanında taş döşeme bulunmayan avlusudur Merkezi avlu içinde şimdiye kadar kesin şekilde yeri tespit edilemeyen kutsal su kaynağı ve küçük bir tapınak. 'naiskos” bulunmakta idi. Tapınağın sıra dışı durumu bir kehanet merkezi olarak taşıdığı bu özel fonksiyona dayanmakladır. Günümüzde görülen fakat hiçbir zaman bitirilemeyen yapının inşası M.Ö. 4.53. yüzyılda başlamışur. M.Ö, 6. yüzyıla ait öncü tapınak o dönemde çok ün kazanmış. M.Ö, 5. yüzyılın başlarında Persler tarafından tahrip edilmiştir. Bugün orta avluda hala görülebilen temeller erken tapınağın kalıntılarına tanıklık eder, Orta avluda ver alan Hellenistik döneme ait naiskos M.S, 5./6. yüzyılda sökülerek yerine bir Hristiyan bazilikası inşa edilmiş, bazilika ise tapınak gibi bir deprem sonrası harap olmuştur.
@teomanteoman1653
APOLLON TAPINAĞI. Apollon bir Yunan tanrısı olmasına rağmen, bazı dil bilimciler isminin Yunanca olmadığını ve asıl isminin Apello olduğunu söylemektedir. Apello kelime anlamına göre “kötülüğü def etmek” fiilinden gelir. Apollon’un doğumu, Homeros’un ilyadasının ilk dizelerinde “Leto ile Zeus’un oğlu.”, “Güzel saçlı Leto’nun saçlı Leto’nun doğurduğu.” Olarak geçmektedir. Apollon, Zeus ve Leto’nun birleşmesiyle doğmuştur. Aynı zamanda ikiz kardeşi de vardır, doğum tanrıçası Artemis. Mitolojiye göre Leto, önce Artemis’i doğurur fakat Apollon’u doğuracak gücü kalmamıştır. Artemis doğduğu gibi annesine ebelik yapar ve kardeşi Apollon’un doğumuna yardım eder. Apollon’u kafasında defne yaprağıyla betimlenmiş bir şekilde görürüz. Bunun sebebi ise çok romantiktir. Apollon, kardeşi Artemis’ın rahibelerinden Leto isimli bir kıza aşık olur ve onunla evlenmek ister. Ama Leto bunu kabul etmez ve Artemis’e onu koruması için yalvarır. Artemis ise onu defne yaprağına çevirir. Apollon böylesine güzel bir kızın kaderinin böyle olmasına çok üzülür ve defne yaprağını alıp başına koyar, başının tacı eder. Apollon’a adanan kutsal günlerde genç kız ve erkekler ellerinde defne yaprağı sallar ve dafneyi çağrıştırır. Apollon’un tam anlamıyla anlamak için sıfatlarından bir kaçına değinmemiz gerekiyor. Sanat ve müzik yeteneğine sahiptir ve bir çok efsanesi vardır. Yetenek perileri olarak nitelendirebileceğimiz Musaların da yöneticisidir aynı zamanda.
@oguzhansahin1968
M.Ö. 6 yüzyılda kutsal kaynak etrafında kahinler tarafından kehanette bulunmak için yerleşilmiştir. Zamanla Karyalılar tarafından geliştirilmiş ve tapınak halini almıştır. Dünya'nın en büyük tapınakları arasında bulunmaktadır. 122 kolon olarak etrafına sütun inşa edilemeye başlamış ama 72 tanesi tamamlanabilmiştir. Persler tarafından işgal zamanında büyük zarar görmüş ve çoğu sütun yıkılmıştır. Günümüzde bütün ihtişamı ile ayakta kalan bir kaç sütun bulunmaktadır. Herşeye rağmen tarihi dokuyu içinizde hissedebileğiniz, görülmesi gereken bir yer. Etrafında araç otoparkı, hediyelik eşya dükkanları, cafe, restaurant ve oteller var. Cafe ve restaurantlar dinlenmek için ideal. Giriş müzekart veya bilet ile yapılabiliyor.
@megapayiekipz
Yer görülmesi gereken bir tarihi alan hele taşlarda ki sanat çok güzel düşünüyorsa insan geçmişte günümüzden daha gelişmiş bir teknolojinin olduğuna inanıyor. Yani o koca koca taşları nasıl getirdiler. O yüksekliğe nasıl kaldırdılar. Gelelim çevre düzenlemesine orası hiç güzel değil giriş ücreti kişi başı 50 TL alınıyor. Karşılığında ne var hiçbir şey
@talhakul9624
Didim merkeze çok yakın. Göbekteki atlı Atatürk heykeliden yukarı doğru çıktığınızda 2 km falan mesafede. Müzakart geçiyor. Müzakart yoksa giriş 50 tl. İçeride işletme falan yok. Yani su çay kahve vs. yok. Tuvalet de yok. Ama müzenin etrafında çokça özel işletme var. Oralardan ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz. İlk kez canlı gördüm tapınağı. Sütunların bu kadar büyük olduğunu bilmiyordum. Tv de ve fotoğraflardan belli olmuyor sütunlar devasa. En iyi korunmuş olan Medusa kabartmasi birazda aslan heykeli. Arkadaki kehanet sunaginda pek bisey kalmamış. Didime geldiğinizde mutlaka uğrayın demiyorum ama uğrayın. ?
@gezim
Didim merkeze çok yakın. Göbekteki atlı Atatürk heykeliden yukarı doğru çıktığınızda 2 km falan mesafede. Müzakart geçiyor. Müzakart yoksa giriş 50 tl. İçeride işletme falan yok. Yani su çay kahve vs. yok. Tuvalet de yok. Ama müzenin etrafında çokça özel işletme var. Oralardan ihtiyaçlarınızı karşılayabilirsiniz. İlk kez canlı gördüm tapınağı. Sütunların bu kadar büyük olduğunu bilmiyordum. Tv de ve fotoğraflardan belli olmuyor sütunlar devasa. En iyi korunmuş olan Medusa kabartmasi birazda aslan heykeli. Arkadaki kehanet sunaginda pek bisey kalmamış. Didime geldiğinizde mutlaka uğrayın demiyorum ama uğrayın. ?
@coskunkeskin
Herzaman tarihi yerleri sevmiş, gezmiş o atmosferde tarihi yapılar içinde nefes almaktan zevk alan biri olarak çok beğendiğimi söylemek isterim. Lakin etrafı çok bakımsız, duvarlar uçmuş, insanlar para vermemek için duvardan atlayarak giriyor. Bu da yapının günden güne deforme olmasını , ve yapının bozulmasına sebeb oluyor. Umarım kıymetimi bilir ve koruma statüsünde güvenlik ve cevre duvarları güçlendirilir. Herkesin gidip görmesini tavsiye ederim. Kesinlikle mükemmel bir atmosver ve muhteşem bir tarihî yapı .
@cokgezen
Herzaman tarihi yerleri sevmiş, gezmiş o atmosferde tarihi yapılar içinde nefes almaktan zevk alan biri olarak çok beğendiğimi söylemek isterim. Lakin etrafı çok bakımsız, duvarlar uçmuş, insanlar para vermemek için duvardan atlayarak giriyor. Bu da yapının günden güne deforme olmasını , ve yapının bozulmasına sebeb oluyor. Umarım kıymetimi bilir ve koruma statüsünde güvenlik ve cevre duvarları güçlendirilir. Herkesin gidip görmesini tavsiye ederim. Kesinlikle mükemmel bir atmosver ve muhteşem bir tarihî yapı .