Asklepion Tapınağı
Puan
Burayı keşfetmek için rehber bulun.
Türkiye, bir çok kültürel mirasıyla, ünlü müze ve tarihi yerleriyle dünya turistleri için müthiş bir hedef oluşturmaktadır. Bu arada, İzmir'in Bergama ilçesinde yer alan Asklepion Tapınağı da ülkenin en güzel gezilecek yerlerinden biridir. Bergama'da bulunan bu büyük tapınağın göz alıcı tarihi ve güzellikleri nedeniyle çok sayıda insan tarafından ziyaret ediliyor.
Tarihteki Önemi
İzmir Bergama Asklepion Tapınağı'nın tarihteki önemi bulunmaktadır. Tapınak, sıra dışı tarihsel bir kurgu olan Trakya tarihinin büyük usta olan ve M.Ö. III. yüzyıl ortalarında yaşamış olan Hippocrates tarafından kurulmuştur. Hippocrates, anıtsallaştırılmış ve Trako-Makedon tarihindeki en ünlü kişiliklerden biri olarak bilinmektedir. Bergama kentinde kurulan ve Aesclepius adıyla anılan bu tarihi kişilik, ölüme karşı ilk çağa ait ilk büyük sağlık merkezi olan asklepionu kvisi etmiştir. Bu merkezde çoğunlukla tıp ve sağlıkla ilgili uygulamalar ve çalışmalar yürütülmüş, günümüzde bu eşsiz merkez ziyaretçileriyle karşılıyor.
Tapınak Tarihi ve Güzellikleri
Bergama'daki su ortamını yansıtan tapınak, Antik M.Ö. V. ve IV. yüzyılla birlikte kısmen değişmiş genelde kaydedilmiş aynı durumda kalmıştır. Tarihin kalıntıları korunmuş durumda olan antik merkez, soyut ve sürreal mimarisi ve ikonografisiyle, günümüzden çok eski bir döneme taşıyarak çok sayıda ziyaretçiyi ağırlıyor. Bölgede mükemmel biçimde korunmuş olan tapınağın arka planında zarif ve zikzaklı kavisli duvarlar, yüksek anıt mezarlar ve mozaiklerle bezeli olduğu gözlemleniyor.
Güzel Manzarası ve Ziyaretçi İmkanları
Bergama, dünyaca ünlü nefes kesici manzarası ve deniz seviyesinden yükseltilmiş konumuyla çok sevilen bir yerdir. Şehir, tarihi Asklepion Tapınağı'nın yanı sıra, antik ışık çeşmesi ve eski dönem taş evleriyle meşhur hayat sahnesidir. Tapınağı bir gün gezme imkanı olan ziyaretçiler, tapınağa yaklaştıkça orman kaplı dağların ve yeşil vadilerin muhteşem manzarasıyla karşılaşıyor.
Ziyaretçiler ve turistler için ulaşım kolaylığı sağlanmıştır. Ziyaretçiler; İzmir'e 30 kilometre mesafede yer alan Bergama'ya otomobille veya Bergama Belediyesi tarafından organize edilen çeşitli Bergama turu seçenekleriyle ulaşabilirler.
İzmir Bergama Asklepion Tapınağı, Türkiye'nin en inanılmaz ve muhteşem gezilecek yerlerinden birisidir. Tapınak, ziyaretçilerine olağanüstü tarihi ve mimari zenginlikler sunmaktadır. Tapınağın keyfini çıkarmak için bolca vaktiniz olmalı, çünkü İzmir Bergama Asklepion Tapınağı her anlamda çok güzel!
Özellikler
Sunulan Hizmetler
Tüm Yorumlar
Misafir Yorumları
@mehmetturantokd8897
Asklepion hastaların tedavi edildiği ruhların dinlendirildigi suyun mucizesinin gösterildiği efsane bir yer müze kartınız varsa kolay girin sütunlu caddeyi takip edin ve binlerce yıl önce tedavi nasıl yapılmış terapi nasıl olurmuş görün en az 3000 yıldır akan çeşmeden doya doya suyunuzu için sagalassos takı antoninler çeşmesi kadar muhteşem olmasada onun gibi 3000yildir hizmet vermeye insanların kana kana su içmesine yardımcı oluyor bence Bergama bir günde hemencecik gezilecek bir yer değil en az iki gün ayırıp bu Pergamon krallığının muhteşem medeniyetini doya doya yaşamak gerekir unutmayın Antalya nin kurucusu attalos bir Pergamon kraliydi bana cennet i bulun dedi ve Antalya yi bulup kurdular attalos tan esinlenerek attalia ismini verdiler.
@mustafatosun8636
Bu tarz yerlerde her yazıtın çevirisi yanında yer almalı. Her binanın, yapının, anıtın, heykelin hikayesi tabelalarla anlatılmalı. Sesli rehber ücretsiz veya ulaşılabilir ücrette olmalı. Sesli rehberi fahiş fiyattan satma politikası devam edecekse tabelalar bilgilendirici yazılmalı. Maalesef antik kentler ve yapılarda tüm tabelalar bilgilendirici olmak yerine oyalayıcıdır: "Tapınağın beşik tonozları taştan olup sütunları mermerdendir, tuğlaları küp ve topraktır" Bu seviyede, oraya dair aslında bir şey anlatmayan tabelalar insanları sesli rehber cihazı almaya mecbur kılmakta ve gün içinde bir ailenin birkaç müze gezmesi bin lirayı aşacak maliyete yaklaşmaktadır. Burada da bilgilendirme ve yönlendirme eksiği hemen kendini belli ediyor. Bir başka kurnazlık nişanesi ise müze alanı önündeki boş ve parka müsait araziye dev tabelalarla "OTOPARK - BAŞKA YERE PARK ETMEK YASAKTIR" yazmak ancak görme ihtimalinizin dikkatinize ve kaderinize bırakıldığı fiyat tarifesini içeren tabelayı bir dubaya bağlayıp mobil hale getirmek ve bomboş arazide tabelaya uyarak park ettiğiniz aracınız yanına hiçbir park görevlisi siz inerken gelmemesine rağmen çıkışta camda fiş ve elinde makinesi ile bekleyen otopark tahsildarcısıyla misafiri yüz yüze getirmektir. Müzelerde güvenlik, otopark, tuvalet gibi hizmet ve zorunluluklar Bakanlığın yed'inde, ücretsiz, işlevsel, temiz ve ulaşılabilir olmalıdır.
@filizumit9939
Asklepion.. antik kentleri dolaşmayı sevenler için içerisinde zamanın nasıl geçtiğini alamayacağınız "ölümün ayak basmadığı yer" olarak adlandırılan şahane güzellik. ? Hemen girişteki otopark ücretli 15₺idi ?İçeride wc bulunuyor. ?️Su vs. Alabileceğimiz bir yer yoktu bu yüzden yanınızda getirmekte fayda var. Uyku odaları, antik mezarları, banyo odaları, çamur kuyuları ile insanı büyüleyen, zamanında ruhsal hastalıkların tedavi edildiği Şifaahane. Çeşmesi hala akıyor içilir mi tartışılır ama buz gibi suyu vardı :) Çeşmeden ilerleyince kurbağa ve kuş seslerinin büyüsüne kapılabilirsiniz dikkat edin ?
@selinozmen8328
Müzekart geçiyor, girişindeki özel işletme olan otopark 20 tl alıyor biraz ilerisinde yola da bırakılabilir. Yeşillik bir alan çevresinde olduğundan ve içinde şifahane ve tünel barındırdığından çok etkilendik.
@sertacgurel4150
Ölümün giremediği, eczacılık simgesi olan kadehe sarılmış yılanların olduğu sütun burada. Hastaların, su sesi, mistik müzikler, telkin ve doğal otlarla tapulan ilaçlarla tedavi edildiği bir tarihi kompleks. Tiyatrosu bugün bile aktif olarak kullanılıyor. Yolunuz Bergama'ya düşerse, mutlaka Asklepion ve Akropol'ü görün, Bazelika'yı unutmayın, Akropol'de orijinali Almanya'da olan Zeus Sunağı ve dünyanın en dik tiyatrosunu görün. Bu arada Bergama'nın M.Ö. bölgesinin en güçlü krallığı olduğunu unutmayın. En önemlisi PARŞÖMEN'in Bergama'da icat olduğunu belirtmekte fayda var. ""Kâğıtsız kalan Bergama'nın Kralı II. Eumenes yeni bir kâğıt icat edecek olana büyük ödüller vadetmiş. O zamanki Kütüphane Müdürü Krates oğlak derilerini işleyerek yazılabilecek hale getirmiş ve krala sunmuş. Parşömen MÖ II. Yüzyıldan başlayarak Bergama'dan bütün dünyaya yayılmıştır." VİKİPEDİ"den alıntı"
@thebirader309
M.Ö IV.yy.da Pergamon akropolü dışında sağlık tanrısı Asklepios adına kurulmuş bir tedavi merkezi bulunmaktadır. Gelişmiş mimari düzeni, uygulanan tedavi yöntemleri ile Batı Anadolu’nun en önemli tedavi merkezi ünvanına sahipti. Asklepion’un günümüze kalan kalıntıları M.S II.yy.da Roma İmparatoru Hadrian tarafından yaptırılan düzenlemelere aittir. Asklepieion, kuruluş tarihinden daha erken dönemlerde de kutsal alan olma özelliğini göstermektedir. Ancak gelişimi M.Ö IV.yy.dan itibaren başlar. Kutsal Alana giriş Vİa Tecta denilen 1 km uzunluğunda üstü örtülü ve son bölümü sütunlu yol şeklinde olan kutsal yol ile sağlanmaktaydı. Yol bitiminde anıtsal giriş (propylon) , girişin sağında kütüphane salonu, girişin solunda ise Zeus Asklepios’a adanmış tapınak yer alır. Anıtsal girişten sonra büyük şölen avlusu bulunur. Avlunun kuzey, güney ve batı yönleri sütunlu galeriler ile çevrilidir. Kuzeybatı köşesine bitişik 3.500 kişilik tiyatrosu, batı galerisinde batıya doğru genişletilen galerisi,güneyinde büyük (ziyafet) salonu ve güney köşesinde latrinler (tuvalet) bulunmaktadır. Avlunun güneydoğu köşesinde ise alt yuvarlak yapı denilen tedavi binası yer almaktadır. Büyük avlunun batı kısmında kutsal su kaynakları, erken döneme ait tapınak ve uyku odalarının temel kalıntıları mevcuttur. Asklepion sağlık merkezinde uygulanan tedavi yöntemleri hakkındaki bilgileri antik dönemin ünlü söylev ustası Aelius Aristides’ten öğrenmekteyiz. Aristides, Asklepion’da tedavi görmüş ve burada uygulanan tedavi yöntemlerini “Hieroi Logoi” adlı eserinde ayrıntılı bir şekilde anlatmıştır. Uyku odalarında hastaların istihare uykusuna yatırılması, su sesi, çamur kürü, şifalı su, hacamat, açlık tokluk kürleri, terapi ve müzik dinletisi gibi çeşitli yöntemlerle hastalıklar tedavi edilmeye çalışılmıştır. Antik dünyanın en önemli sağlık kentlerinden birisi olan Pergamon, eczacılığın babası olarak bilinen Hekim Galenos’un da memleketidir.Galenos burada gladyatörlerin ve Roma krallarının bakımı üstelenmiş olup farmakoloji alanında önemli tespitler yapmıştır. Asklepion kutsal alanı Roma Dönemi’nde gerek mimarisi ve mimarisinin gelişmiş kompleks düzeni, gerek hastalıklara karşı uygulanan tedavi yöntemleri, burada hizmet veren hekimleri, bu hekimler arasında bulunan Pergamonlu Galenos’un geliştirdiği iyileştirici yöntemleri açısından Epidaurus ve Kos’taki çağdaşı olan diğer tedavi merkezleri arasında önemli bir konuma gelmiştir.
@zehraakcimen
UZUN,ANCAK YARARLI VE OBJEKTİF OLDUĞUNDAN EMİN OLABİLİRSİNİZ...Öncelikle gidiş yolundan bahsedeyim:(bu yer iki bölgeden oluşuyor biri aşağıda diğeri yukarıda) bir tarafı ağaçlarla kaplı bir tarafı ise teller ardından gökyüzü ile kaplı biraz dik yoldan çıkıyorsunuz tepeye dilerseniz teleferikle de çıkabilirsiniz ancak teleferik fiyatları oldukça pahalı bu nedenle kara yolunu tercih etmenizi öneririm yukarı çıktığınızda sizi satıcılar karşılıyor(genelde figür ya da hediyelik eşya satan) şaşırtıcı bir biçimde buradaki fiyatlar çarşı içinde olduğundan çok daha ucuz alacaksanız tercih edebilirsiniz. İçerisi ise çok güzel hikayeler ve efsanelere sahip üstelik manzarası da harika çok güzel fotoğraflar çekebilirsiniz öğleden sonra ve akşamüstü gitmenizi öneririm .Ben etraftaki yazıları az buldum bu nedenle gitmeden önce bir şeyler okuyup dinlemenizi öneririm ya da oraya sıklıkla gelen bir tur rehberinden dinlemenizi öneririm.Giderken yanınıza içecek de götürün mutlaka biraz sıcak oluyor.Diyebileceklerim bu kadar iyi geziler
@meldakoksal693
Buraya gitmeden önce Bergama Arkeoloji Müzesi'ni gezmenizi öneririm. Müze kartı geçerli. Bergama müzesinden yürüyerek 10-15 dakika içerisinde buraya çıkabiliyorsunuz. Etrafa yol sorarsanız size büyük bir ilgi ile yardımcı oluyorlar. Kime bir şey sorduysak hep pozitif, bilgilendirici cevaplar aldık. Asklepion'un tarihi ve amacı internet üzerinde yazıyor. Bilgilendirmeler çok yeterli değil. Fakat girişte yer alan harita-kroki gibi tabelanın fotoğrafını çekip nerede olduğunuzu ve yapının amacını daha iyi anlayabilir, dönemi daha yakınınızda hissedebilirsiniz. Buradan sonra Kızıl Avlu'ya yürüyerek gittik. Ardından taksi ile Akropolis'e gittik. Böyle bir plan yapabilirsiniz.
@selenayeraltug3573
Net net net görmeniz gerekli, gezmesi fotoğraflaması incelemesi çok keyifli bir ören yeriydi. Tavsiyelerim, ilk olarak yazın gidiyorsanız yanınıza buzlu soğuk sular alın sıcakta ordan oraya yürümek insanı çok susatıyor; ikinci gelmeden önce araştırıp biraz okuma yaparak gidin (tabi meraklısı iseniz öylesine gezi diye geldiyseniz boşverin?) ; üçüncüsü ayakkabı giyin her yer her yer diken ayakkabının altına bile yapışıp geliyorlar. Bu kadar soruna rağmen çok değen bir geziydi. Kesinlikle müze kart alıp da gidin bölgeye zaten gezilmesi gereken tüm yerlerde geçecek :)