Sultanahmet Camii
Puan
Burayı keşfetmek için rehber bulun.
İstanbul Sultanahmet Camii, lüks mimarisi, tarihi mekanı ve derin tarihiyle dünyada ünlü bir turistik mekan olan tarihi bir yapıdır. Osmanlı İmparatorluğunun ünlü yapımı olan Sultanahmet Camii, İstanbul Boğazı’nın uzak görülen meydanına şahane bir görünüm kazandırdı. Sultanahmet Camii, İstanbul’un eski şehir merkezinde konumlanmış bir tarihi eserdir ve İstanbul’un geleneksel tarihi mekanlarından biri olarak kabul edilmektedir.
Güzelliği ve Harikaları: İstanbul Sultanahmet Camii
İstanbul Sultanahmet Camii, güzelliği, harikaları ve fevkalade tasarımıyla, dünyanın her yerinden gelen turistler tarafından ağırlanmaktadır. Yıllardır İstanbul’u ziyaret edenler için, İstanbul Sultanahmet Camii her zaman bir anlam taşımaktadır. Camii inanılmaz şekilde büyük olmakla beraber, dekoratif mozaikleri, ahşap işçiliği, renkli cam ile hafızalarda ebedi izler bırakıyor.
Eserin Sonuçlandırılması: İstanbul Sultanahmet Camii
Tam olarak tamamlanmış olan İstanbul Sultanahmet Camii, Kuyumcular Çarşısı'nın sol tarafında bulunmaktadır. Binanın yüksekliği 56 metredir ve içerisinde 6 minare mevcuttur. İçerisi, mozaikler, ahşap işçiliği ve renkli cam ile süslüdür. İstanbul’da bulunan en önemli tarihi eserlerden biri olan Sultanahmet Camii, İstanbul’u dünyanın her tarafından gezginlere sunmaktadır. Binanın güzelliği ve düzeni nedeniyle, gezginler tarafından her ana görülmektedir.
Değerlendirme: İstanbul Sultanahmet Camii
Sultanahmet Camii, dünya çapında İstanbul’un ikonlarından biridir. İstanbul'un diğer tarihi eserlerinin arasında, Sultanahmet Camii’nin İstanbul’a kazandırdığı lezzetli yemekler, alışveriş mekanları ve güzel sahilleriyle muhteşem bir görünüm katmaktadır. Sultanahmet Camii’nin kültür, sanat ve mimarideki özelliği, gezginleri İstanbul’a çekmektedir. İstanbul Sultanahmet Camii, ülkenin geleneksel tarihi mekanlarından biri olarak kabul edilmektedir. Böylelikle İstanbul Sultanahmet Camii, İstanbul’da gezilecek yerler arasında öne çıkan bir turistik mekandır.
Özellikler
Sunulan Hizmetler
Rehberler
Rehber ile Keşfet
Tüm Yorumlar
Misafir Yorumları
@gnristan
Yabancı turistlerce “ Blue Mosque” olarak bilinen Sultan Ahmet Camii, İstanbul’un Fatih semtinde At Meydanı’nda ihtişamlı görüntüsü ile kendini belli eder. İç ve dış süslemesi ile sadece Türkiye’de değil pek çok ülkede kendinden bahsettirmeyi başarmıştır. Muazzam çini süslemeleri açısından Sultan Ahmet Camii, Türk İslam mimarisi incelendiğinde en çok dikkat çeken ve dünyaca tanınan bir yapıdır. (Ancak şu sıralarda restorasyonu yapılmaktadır) Sultan Ahmet Camii tarihçesi hakkında merak edilen konulardan biri de Sultan Ahmet Camii mimarı olacaktır. Kim, neden yaptırdı? Sultan Ahmet Camii, 1609 ve 1616 yılları arasında maneviyata büyük önem veren Sultan I. Ahmet tarafından yaptırılmıştır. Türk İslam kültürü açısından büyük önem taşıyan bu camiinin yapımına pek çok kişi de yardım etmiştir. Vaktinde padişahlar, halk, devlet adamları ellerinde kazma ve kürekle camiinin inşasını hızlandırmıştır. Her ne kadar birçok insanın el emeği ve teri olsa da inşaat 7 yıl, 5 ay, 6 gün sonunda tamamlanabilmiştir. Mimar Sinan’ın öğrencisi olan Sedefkâr Mehmet Ağa tarafından inşa edilen Sultan Ahmet Camii, birbiri üzerinde yükselen kubbeler açısından ve zengin çini süsleme detaylarından dolayı Osmanlı İmparatorluğu’nun en gösterişli ve tek 6 minareli camiisi olarak bilinmektedir. Sultan Ahmet Camii hakkında bilgiler öğrenmek isteyenlere bu camiinin hikayesini de anlatmak gereklidir. Sultan Ahmet Camii hikayesi şöyle anlatılır: Hikayeye göre Sultan 1. Ahmet, yaptırmak istediği camiinin minarelerinin altından işlenmesini istemiştir. İnşa görevini verdiği Sedefkâr Mehmet Ağa, minarelerin altından yapılmasının oldukça maliyetli olacağını düşünmüştür. Yanlış işittiğini varsayarak bir inşa planı hazırlamıştır. Minareleri altından değil de 6 adet şeklinde inşa etmeye başlamıştır. İnşa bitimine doğru bu camiinin çok gösterişli ve muazzam olduğunu gören herkes camiye hayranlık duymuştur. Fakat bir sorun meydana gelir. O dönemlerde tek 6 minareli mimari yapı Kabe’dir. Bu benzerliğin Kabe’ye karşı yapılan bir saygısızlık olduğu Sultan tarafından dile getirilmiştir ve bir çözüm istemiştir. Bu benzerliği netleştirmek ve çözüme kavuşturmak için mimar, Kabe’ye doğru yola çıkar. Gel zaman git zaman derken 2 yıl geçer ve mimar artık Sultan’ın karşısında başı diktir. Kabe’nin artık 7 minareli olduğunu ve bu sorunu çözdüğünü ifade eder. İşte çok merak edilen Sultan Ahmet Camii 6 minarenin sırrı da bu şekilde açıklanır.
@hasanhuseyinisi4282
I. Ahmed tarafından, Sedafkâr Mehmet Ağa'ya 1609-1617 yılları arasında inşa ettirilmiştir. Cami, Sinan sonrasında yapılmış hemen hemen bütün "anıtsal" boyutlardaki camiler gibi Sinan'ın Şehzade Camii'nde uyguladığı ama daha sonra tekrarlamadığı plana göre yapılmıştır. Bu bir kare planıdır. Merkezî kubbe, dört tarafından birer yarım kubbe ile kuşatılmaktadır. Böyle bir plan binaya tam bir simetri kazandırmaktadır. İçerideyse kubbe ağırlığı dört devasa fil ayağına bindirilmiştir. Bu kalın sütunların fazla monotonluk yaratmaması için ortadan üzerinde hat olan birer bantla bölünmüş ve yarısı çiniyle bezenirken diğer yarısı yivli olarak bırakılmıştır. Mehmet Ağa, son cemaat yerini örten 9 küçük kubbe ile harimin muazzamlığına bir kontrast sağlamak istemiştir. Sultanahmet'in iç mekanı, her yerden, bütün mekana hakim bir görüş sağlayabilmektedir. Kubbeden aşağıya doğru mekan gittikçe yayılmaktadır. Oldukça büyük olan caminin iç mekânı neredeyse tamamen çiniyle kaplanmıştır. Mavi ve yeşil (Turkuvaz) renklerin egemen olduğu bu çiniler yirmi binden fazla pano oluşturmaktadır. 260 pencereden süzülen ışıkla iç mekân yeterince aydınlıktır. Bu renklerden dolayı dünyada "Mavi Cami" adıyla bilinmektedir. Mermer işçiliği, sedef işçiliği, tahta işçiliği de çok niteliklidir. Sultanahmet Cami'nin altı minaresi bulunmaktadır. Üç şerefeli dört minare caminin dört köşesine, kalan iki şerefeli kısa minarelerse, avlunun karşılıklı iki köşesine gelecek şekilde inşa edilmiştir. Sultanahmet Camii yapılana kadar yalnızca Mekke'deki Mescid-i Haram'ın altı minaresi bulunmaktaydı. I. Ahmet kendi adını taşıyan camiyi 6 minareli yaptırınca; Mescid-i Haram'a bir minare daha eklettirmiştir.
@ed3200
Sultan Ahmet Camii veya Sultânahmed Camiî, 1609-1617 yılları arasında Osmanlı Padişahı I. Ahmed tarafından İstanbul'daki tarihî yarımadada, Mimar Sedefkâr Mehmed Ağa'ya yaptırılmıştır.[1] Cami mavi, yeşil ve beyaz renkli İznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ve büyük kubbesinin içi de yine mavi ağırlıklı kalem işleri ile süslendiği için Avrupalılarca "Mavi Camii (Blue Mosque)" olarak adlandırılır. Ayasofya'nın 1935 yılında camiden müzeye dönüştürülmesiyle, İstanbul'un ana camii konumuna ulaşmıştır
@bekirayyildiz
Sultan Ahmet Camii veya Sultânahmed Camiî, 1609-1617 yılları arasında Osmanlı Padişahı I. Ahmed tarafından İstanbul'daki tarihî yarımadada, Mimar Sedefkâr Mehmed Ağa'ya yaptırılmıştır.[1] Cami mavi, yeşil ve beyaz renkli İznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ve büyük kubbesinin içi de yine mavi ağırlıklı kalem işleri ile süslendiği için Avrupalılarca "Mavi Camii (Blue Mosque)" olarak adlandırılır. Ayasofya'nın 1935 yılında camiden müzeye dönüştürülmesiyle, İstanbul'un ana camii konumuna ulaşmıştır. Aslında Sultanahmet Camii külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük eserlerden biridir. Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamamıştır. Yapının mimari ve sanatsal açıdan dikkate şayan en önemli yanı, 20.000'i aşkın İznik çinisiyle bezenmesidir.[2] Bu çinilerin süslemelerinde sarı ve mavi tonlardaki geleneksel bitki motifleri kullanılmış, yapıyı sadece bir ibadethane olmaktan öteye taşımıştır. Caminin ibadethane bölümü 64 x 72 metre boyutlarındadır. 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesinin çapı 23,5 metredir. Caminin içi 200'den fazla renkli cam ile aydınlatılmıştır.[3] Yazıları Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubarî tarafından yazılmıştır. Çevresindeki yapılarla birlikte bir külliye oluşturur ve Sultanahmet, Türkiye'nin altı minareli ilk camiidir.Görülmesi gereken en güzel iyerlerdendir.
@erdaldalgalar3797
Aslında Sultanahmet Camii külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük eserlerden biridir. Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamamıştır. Yapının mimari ve sanatsal açıdan dikkate şayan en önemli yanı, 20.000'i aşkın İznik çinisiyle bezenmesidir.[2] Bu çinilerin süslemelerinde sarı ve mavi tonlardaki geleneksel bitki motifleri kullanılmış, yapıyı sadece bir ibadethane olmaktan öteye taşımıştır. Caminin ibadethane bölümü 64 x 72 metre boyutlarındadır. 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesinin çapı 23,5 metredir. Caminin içi 200'den fazla renkli cam ile aydınlatılmıştır.[3] Yazıları Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubarî tarafından yazılmıştır. Çevresindeki yapılarla birlikte bir külliye oluşturur ve Sultanahmet, Türkiye'nin altı minareli ilk camiidir.
@omerfarukbasak
Ecdat vesile olmuş yaptırmış, ustalar vesile olmuş yaptırmış, bu güne taşıyanlara ve hala ayakta tutmaya vesile olanlara teşekkürler. İstanbul’un en güzel noktasında Fatih ilçesinde gezmeye görmeye değer bir yer olarak verilen tavsiyeyi çoktan geçtik herkes bilir, de gidip 2 rekat namaz kılmanın vermiş olduğu huşu bambaşka. Selam ile …
@gokhantas1344
Sultanahmet Camii Tarihi ve Hikayesi İstanbul’u dünyanın dört bir yerinden ziyaretçi ağırlayan bir şehirdir. Tarihi yapısı, konumu, güzellikleri ve hikayesi ile insanların her zaman odağında olmuştur. İstanbul’un en çok ziyaret edilen tarihi yapılarından birisi de Sultanahmet Camii’dir. Sultanahmet Camii, şehrin tarihinin merkezi olan Tarihi Yarımada’da Ayasofya’nın hemen karşısında yer almaktadır. Bu tarihi camii, bulunduğu meydana da adını vermiştir. Sultanahmet Camii, Osmanlı İmparatorluğu padişahı 1. Ahmet tarafından yaptırıldı. 1609 –1616 tarihleri arasında inşa edilen yapı klasik Türk sanatının en büyük örneklerinden birisidir. 6 minare ile inşa edilen ilk camidir. Camii’nin mimarı olan Mimar Sedefkâr Mehmet Ağa, Osmanlı’nın meşhur mimarı Mimar Sinan’ın öğrencisidir. Sultanahmet Camii sadece bir camii değil bir çok yapıyı içinde barındıran bir komplekstir. İçinde arasta, hamam, aşevi, hastane, eğitim alanları, kervansaray ve Sultan Ahmed’in türbesi bulunur. Caminin girişi, Osmanlı’dan önce İstanbul’a sahip olan Romalılardan kalma hipodrom tarafındadır. Sultanahmet Camii’nin Mimari Özellikleri Caminin üç tarafı balkonlarla çevrilidir. Ana giriş kapısının karşısında, mihrap ve mihrabın yanında oyma işçiliğinin en güzel örneklerinden biri olan mermer minder bulunmaktadır. Caminin kubbesi, Osmanlı camilerinde bulunanlar arasında en görkemlisidir. Ana kubbe 43 metre yüksekliğinde ve 23.5 metre çapındadır. Sultanahmet Camii’nin mimarisi yalnızca Osmanlı izleri taşımaz. Bizans dönemi mimari özellikleri de kullanılmıştır camide. Cami içinde ustaca yerleştirilen 260 adet pencere sayesinde içeride çok ferah bir hava yaratılmıştır. Pencerelerin yerleştiriliş şeklinden dolayı ana kubbe sanki havada asılıymış gibi görünür. Benzerlerinin aksine bu cami oldukça aydınlık ve ferahtır. Sultanahmet Camii’nin iç yapısında kullanılan 12 farklı cinsteki mermer ile özel bir akustik yapı oluşturulmuştur. İç alanda bir kişinin konuşması ile çıkan yankının tüm alana bozulmadan iletilmesi için özel olarak çalışılmıştır. Mimar Mehmet Ağa’nın musiki bilgisi, Sultanahmet Camii’nin akustik yapısını geliştirmesinde büyük katkı sağladığı bilinmektedir.
@ebubekirsemerci4521
Aslında Sultanahmet Camii külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük eserlerden biridir. Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamamıştır. Yapının mimari ve sanatsal açıdan dikkate şayan en önemli yanı, 20.000'i aşkın İznik çinisiyle bezenmesidir.[2] Bu çinilerin süslemelerinde sarı ve mavi tonlardaki geleneksel bitki motifleri kullanılmış, yapıyı sadece bir ibadethane olmaktan öteye taşımıştır. Caminin ibadethane bölümü 64 x 72 metre boyutlarındadır. 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesinin çapı 23,5 metredir. Caminin içi 200'den fazla renkli cam ile aydınlatılmıştır.[3] Yazıları Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubarî tarafından yazılmıştır. Çevresindeki yapılarla birlikte bir külliye oluşturur ve Sultanahmet, Türkiye'nin altı minareli ilk camiidir. Sultan Ahmet Camii'nin tasarımı Osmanlı cami mimarisi ile Bizans kilise mimarisinin 200 yıllık sentezinin zirvesini oluşturur. Komşusu olan Ayasofya'dan bazı Bizans esintileri içermesinin yanı sıra geleneksel İslami mimari de ağır basar ve klasik dönemin son büyük camisi olarak görülür. Caminin mimarı, Mimar Sedefkar Mehmet Ağa'nın "boyutta büyüklük, heybet ve ihtişam" fikirlerini yansıtmada başarılı olmuştur. Köşe kubbelerin üstündeki küçük kulelerin eklenmesi dışında, geniş ön avlunun cephesi Süleymaniye Camii'nin cephesiyle aynı tarzda yapılmıştır. Avlu neredeyse caminin kendisi kadar geniştir ve kesintisiz bir kemeraltıyla çevrilmiştir. Her iki tarafında abdesthaneler vardır. Ortadaki büyük altıgen fıskiye avlunun boyutları göz önüne alındığında küçük kalır. Avluya doğru açılan dar anıtsal geçit kemeraltından mimari olarak farklı durur. Yarım kubbesi kendinden daha küçük çıkıntılı bir kubbe ile taçlandırılmış ve ince sarkıt bir yapıya sahiptir. Devamı Wikipedia'da
@sonerkargun
Ihtisami ve tarihi ile muhteşem bir yer gidip görülmesi gereken bir tarih
@saniyilmaz
Şu an tadilat var, tam bir inşaat şantiyesi.
@talhaozyahni2787
Sultan Ahmet Mosque or Sultânahmed Mosque was built by Architect Sedefkâr Mehmed Ağa in the historical peninsula in Istanbul by the Ottoman Sultan I. Ahmed between 1609-1617. [1] It is called "Blue Mosque" by Europeans because the mosque is decorated with blue, green and white Iznik tiles and the interior of its half domes and large domes are decorated with blue-colored pencil works. After Hagia Sophia was converted from a mosque to a museum in 1935, it became the main mosque of Istanbul. Sultan Ahmet Camii veya Sultânahmed Camiî, 1609-1617 yılları arasında Osmanlı Padişahı I. Ahmed tarafından İstanbul'daki tarihî yarımadada, Mimar Sedefkâr Mehmed Ağa'ya yaptırılmıştır.[1] Cami mavi, yeşil ve beyaz renkli İznik çinileriyle bezendiği için ve yarım kubbeleri ve büyük kubbesinin içi de yine mavi ağırlıklı kalem işleri ile süslendiği için Avrupalılarca "Mavi Camii (Blue Mosque)" olarak adlandırılır. Ayasofya'nın 1935 yılında camiden müzeye dönüştürülmesiyle, İstanbul'un ana camii konumuna ulaşmıştır. Aslında Sultanahmet Camii külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük eserlerden biridir. Bu külliye bir cami, medreseler, hünkar kasrı, arasta, dükkânlar, hamam, çeşme, sebiller, türbe, darüşşifa, sıbyan mektebi, imarethane ve kiralık odalardan oluşmaktadır. Bu yapıların bir kısmı günümüze ulaşamamıştır. Yapının mimari ve sanatsal açıdan dikkate şayan en önemli yanı, 20.000'i aşkın İznik çinisiyle bezenmesidir.[2] Bu çinilerin süslemelerinde sarı ve mavi tonlardaki geleneksel bitki motifleri kullanılmış, yapıyı sadece bir ibadethane olmaktan öteye taşımıştır. Caminin ibadethane bölümü 64 x 72 metre boyutlarındadır. 43 metre yüksekliğindeki merkezi kubbesinin çapı 23,5 metredir. Caminin içi 200'den fazla renkli cam ile aydınlatılmıştır.[3] Yazıları Diyarbakırlı Seyyid Kasım Gubarî tarafından yazılmıştır. Çevresindeki yapılarla birlikte bir külliye oluşturur ve Sultanahmet, Türkiye'nin altı minareli ilk camiidir.