Çıkması zor olmakla beraber görmeye değer. Araba park yerinden sonra 200 küsur basamak daha çıkarak kazı alanına ulaşılıyor. Kibele heykeli bakıma alınmış, bulunduğu niş ve çevresi iyi korunuyor. Manzara ayrıca güzel. Tarihini bir kere okuyup sonra ziyaret etmek daha iyi olur.

İlk Atlas dergisinde varlığını duymuş ve hemen o yıl gitmiştim, sanırım 97-98 yılı idi. O dönemin önde gelenleri define arayacağız diye kazıyı kazma kürekle acemice yaptırmışlar. Daha sonra oranın hikayesini Arkeologlardan dinleyince definecilerin hiç bir şey bulamadıklarını anladım, çünkü tarih bilgileri yok. Roma ordusu çok uzun süre burayı kuşatma altına alıyor ama eline geçiremiyor. Çünkü kale halkı aşağıdaki dereye kadar inen gizli geçitten su ihtiyaçlarını karşılıyorlardı. (Belki başka yerlere açılan kapılarda vardı) En nihayetinde kale ele geçince şehir yakılıp, yıkılıyor ve tünel molozla dolduruluyor. (MOLOZLA :)) Define arayan şaşkınlar,asıl definenin her gün üzerinden geçtikleri toprağın altında olduğunu duyunca kahrolmuşlardır. Şehir yakılıp yıkılınca bize o günden bu yana el değmemiş bir şehir kalıntısı ve orijinal yerinde bulunan ilk (veya ikinci ) Kibele heykeli kalıyor. Müze şu aralar kapalıymış ama mutlaka sadece manzara için bile olsa gidin. Son ziyaret ve fotolar 2016

Şu anda kapalı ama Google bilgilerini güncellemedikleri için açık görünüyor. Hiçbir yerde bilgilendirici tabela da yok. En azından aşağıdaki levhalara uyarı eklenebilirdi.

ziyarete kapalı ve epey bir zaman da açılacak gibi durmuyor.Ancak cumartesi gittigimizde kimse yoktu. ne güvenlik ne de kazı çalışması yapan birileri. girişin yasak olduğunu belirten levhalar olmasına rağmen girmeye engel kimse göremedik.

Çalışma olmasına rağmen ne yolda uyarı var ne de yerlilerin çalışmadan haberi var kapısına kadar gidip içeri giremeden geri dönmek zorunda kaldık. Güvenlik kaymakamdan izin kağıdı almadan içeriye alamacağını söyledi Ayrıca Kalenin yolunu harita farklı gösteriyor yerliler farklı söylüyor