Ferhat and Sirin Asiklar Museum

Müze kart geçerli değil. Kişi başı giriş ücreti 10tl. İçerisinde ferhat şirin, leyla mecnun, kerem aslı , ilahi aşk bölümü, romeo juliet maketleri mevcut ve hikayeleri yazılı. Oda oda ayrılmış şekilde hikayeleri anlatmışlar. Her bölümde ayrı ayrı müzik dinletisi mevcut. Romeo juliet bölümünde fotograf çekilmek için balkon mevcut. Hoş bir ortamı var. Müze dışarısında ferhatın deldiği su yolu alanı var

Müze kart geçerli değil. Kişi başı giriş ücreti 10tl. İçerisinde ferhat şirin, leyla mecnun, kerem aslı , ilahi aşk bölümü, romeo juliet maketleri mevcut ve hikayeleri yazılı. Oda oda ayrılmış şekilde hikayeleri anlatmışlar. Her bölümde ayrı ayrı müzik dinletisi mevcut. Romeo juliet bölümünde fotograf çekilmek için balkon mevcut. Hoş bir ortamı var. Müze dışarısında ferhatın deldiği su yolu alanı var

Amasyanın girişinde bulunuyor. Gezmek için geliyorsanız buradan başlamanızı öneririm. Giriş kişi başı 10 tl olup 12 yaş altı için ücretsiz. İçerisinde efsaneleşmeiş pek çok aşığın hikayesi ve bal mumu mevcut. Bal mumları çok inandırıcı değil hatta bazıları komik ? Mimar Sinanın Mihrimah sultana olan aşkının hikayesi beni şaşırttı. Halk ozanlarınında birkaç tane görseli mevcut. Keyifli zaman geçirmek için güzel bir yer. Pek çok olumsuz yorum yapan var ama ben onlara katılmıyorum. Yolum yine düşse yine giderim. Çıkışında magnet, hediyelik eşya, elmalı kahve vs satan bir dükkanı var. Fiyatları abartı değil. Onun dışında otoparka gitmeden birkaç dükkan daha mevcut. Orada da hediyelik, dondurma vs mevcut

Ferhat, nakkaşlık yapan, Şirin’e sevdalı yiğit bir delikanlıdır.Amasya Sultanı MERYEM ’ya, kız kardeşi Şirin için, dünürcü gönderir Ferhat. Sultan; meryem vermek istemediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan. “ Şehir'e suyu getir, Şirin'i vereyim” der.Delikanlı alır eline kazmasını, düşer yollara.Kayalar yarılır, yol verir suya. Zaman geçtikçe açılan kayalardan gelen suyun sesi işitilir şehirde. Mehmene Banu kız kardeşinin elden gideceğini anlayınca sinsice plan yapar. Cadı buldurup Ferhata yollar. Cadı, “Ne vurursan kayalara böyle hırsla, Şirin'in öldü. Bak sana helvasını getirdim” der. Ferhat bu sözlerle beyninden vurulmuşa döner. “Şirin yoksa dünyada yaşamak bana haramdır” der. Elindeki külüngü fırlatır havaya, külüng gelir başının üzerine bütün ağırlığıyla oturur. Ferhat'ın başı döner, dünyası yıkılmıştır zaten “ŞİRİN !” seslenişleri yankılanır kayalarda.Ferhat'ın öldüğünü duyan Şirin, koşar kayalıklara bakar ki Ferhat cansız yatıyor. Atar kendini kayalıklardan aşağıya. Cansız vücudu uzanır Ferhat'ın yanına.

Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi’nde Anadolu, yavuklu kültürü, ilahi aşk temaları maket, ışık ve müzik ile anlatılır. Kaynağında ‘Vahdet-i Vücut’ inanışı olan, dünyevi aşklardan kendini çeviren ilahi aşkları konu alan Türkiye’nin ilk aşk müzesi olan Ferhat ile Şirin Müzesi aşkları tasavvuf öğeleriyle birlikte anlatır. Müze de Ferhat ile Şirin aşkının yanında Kerem ile Aslı, Leyla ile Mecnun, Romeo ile Juliet, Anadolu Aşıkları, Mimar Sinan ve Mihrimah Hatun aşkları ile Anadoluda Yavuklu Kültürü ve İlahi aşklar anlatılır. Aşıkların değerinin ortaya koyan müzede bir de bir nikah salonu bulunmaktadır. Mesleği Nakkaş olan Ferhat, Amasya Sultanı Mehmene Banu’nun kız kardeşi Şirin’e aşık olmuştur. Ailesini Şirin’i istemek için yollar, fakat Şirin’in ablası Mehmene Banu; Ferhat’a aşıktır. Kız kardeşini Ferhat’a vermek istemediği için Ferhat’a yapamayacağını düşündüğü ‘Şehir’e suyu getir, kızı vereyim’ der. Ferhat suyu getirebileceği en uygun olan yere Şahinkaya’ya gider. Şahinkaya’da kazılmadık yer koymaz ve en sonunda suyu bulur. Mehmene Banu, bunu engellemek için bir cadıya gider ve Ferhat’ın suyu bulmasını engel olmak ister. Cadı düşünür, taşınır ve bir yol bulur. Ferhat’ın yanına gider ve der ki; “Ne vurursun kayalara öyle, Şirin öldü.” Bunu duyan Ferhat, aşk ateşiyle kazmasını fırlatır, kazma Ferhat’ın başına düşer ve Ferhat ölür. Şehre getirmeye çalıştığı sularla cansız bedeni birlikte dökülür. Bunu gören Şirin’de kendini atar kayalıklardan… Şehre su gelmiştir fakat iki aşık kavuşamamıştır. Şehirdekiler Ferhat ile Şirin’i yan yana gömer. Rivayet odur ki her yıl iki mezarda bir gül açar fakat aralarında çıkan karaçalı onları kavuşturmaz. Bu hikayenin yaşandığı yerde Şahinkaya Tepesi’nin yanında bulunan Ferhat ile Şirin Aşıklar Müzesi birçok aşığın hikayesini gözler önüne sermektedir.

Başarılı bir müze değil. Çok küçüktü ve bilgilendirici bir şey yoktu. Müzenin hemen çıkışında hâtıralık eşya mağazası var ama orası da çok küçük ve çeşit sayısı az. Giriş ücreti bu yorumu yazdığım sırada kişi başı 10 liraydı. Anca yolunuz düşerse gidebilirsiniz, onun haricinde aman aman bir yer değil.

Amasyada hayal kırıklığı yaşadığım bir başka yer. İsmini düzeltmek gerekli, müze anlamında bir şey yok. Konsept güzel ama uygulama vasat. Ferhat ile Şirin silüeti başarılı onun dışındaki her şey basit kalmış. Böyle hikayesi olan bir kanaldan kesinlikle su akmalı bence en azından görüntü oluşturabilecek kadar. Belediye yine yapmış yapacağını ve müze adı altında bir yer yapmış ama müze değil. Belediyeye ait her yerde olduğu gibi giriş ücreti mevcut.

Ferhat, nakkaşlık yapan, Şirin’e sevdalı yiğit bir delikanlıdır.Amasya Sultanı MERYEM ’ya, kız kardeşi Şirin için, dünürcü gönderir Ferhat. Sultan; meryem vermek istemediği için olmayacak bir iş ister delikanlıdan. “ Şehir'e suyu getir, Şirin'i vereyim” der.Delikanlı alır eline kazmasını, düşer yollara.Kayalar yarılır, yol verir suya. Zaman geçtikçe açılan kayalardan gelen suyun sesi işitilir şehirde. Mehmene Banu kız kardeşinin elden gideceğini anlayınca sinsice plan yapar. Cadı buldurup Ferhata yollar. Cadı, “Ne vurursan kayalara böyle hırsla, Şirin'in öldü. Bak sana helvasını getirdim” der. Ferhat bu sözlerle beyninden vurulmuşa döner. “Şirin yoksa dünyada yaşamak bana haramdır” der. Elindeki külüngü fırlatır havaya, külüng gelir başının üzerine bütün ağırlığıyla oturur. Ferhat'ın başı döner, dünyası yıkılmıştır zaten “ŞİRİN !” seslenişleri yankılanır kayalarda.Ferhat'ın öldüğünü duyan Şirin, koşar kayalıklara bakar ki Ferhat cansız yatıyor. Atar kendini kayalıklardan aşağıya. Cansız vücudu uzanır Ferhat'ın yanına.

Bizim tarihî mekanlara karşı saygımızın az olduğu mekanlardan biri de bu yerdir 2015 te gittiğim bu çok anlamlı su kanalı yer yer yok yapımı için tahrip edilmiş ve özellikle her tarihi yapıda olduğu gibi burada da sprey boya ile taşların üzerine isimler kalp ❤️ işareti çizilmiş olup bu yapıya zarar verilmiştir bunu yapan arkadaşlar aşklarını böyle güzide yerlere değil aşık oldukları kişilerin kalbine sevgi ve ilgi gostererek cizsinler taşların üstüne değil acizane tavsiyem çünkü gezdigim bütün tercihi yerlerde böyle yazı ve işaretleri görünce ben çok üzülüyor ve tarihe saygımızın olmadığını anlıyorum yada tarih bilincimiz eksik lütfen bu konuda daha duyarlı olalım tarihimize saygı duyalım geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez

Eğlenceli ama şöyle eğlenceli. Malum bu bir efsane, efsane olmasindan ötürü de içeride gerçekten Ferhata Şirine vs ait birşey yok. Ne var peki, bol bol maketli canlandirmalar var. Sadece Ferhatın Şirinin maketi de olamaz, kocaman alan, o yüzden Leylası Mecnunu, Romeosu Julieti herkesi koymuşlar. Eğlenceli kısmı da burasi zaten, leylanin mezarinda ağlayan bir mecnun canlandirmasi ama mecnunun yüzü gülüyor falan , juliete bi balkon yapmislar mimarlik harikasi, ingilizce ceviriler falan :) Alaycı biriyseniz girmeyin, ama pozitif taraftan bakıp gülmeyi bilen biriyseniz girin tebessüm edin gülün değişiklik olur :)

Hayatımda gittiğim en saçma müze diyebilirim.

Bir aşk efsanesinin yaşandığı yer,çok etkileyici

Eski bir hikayeyi canlandırmışlar bence güzel bir olay