Trabzon Fatih Mosque
4.9
Point
Find Your Guide
Find a guide to explore this place.
Fatih Mosque is one of the religious places in Trabzon. This page was automatically created by localbot to provide information about Fatih Mosque. As soon as we will be updated by our local guide team and more detailed information will be shared. For more information about Fatih Mosque, visit this page again soon. You can look at the comments section of local guides to read the thoughts of Fatih Mosque. You can visit our Trabzon page to explore the place to visit more from the Trabzon region.
You can apply for a local guide to update the information on this page.
Features
Services Offered
No Smoking
Car Park
Free
Open Air
Visit
Guides
Explore with Guide
All Comments
Guest Comments
4.9
Scoring :
@ahmetbektas8244
Beyazit meydanında bulunan bu camii , İstanbul üniversitesi karşındadır . Şu anda tadilatı yapılıyor. Bu meydandaki herşey tarih kokuyor..Tadilat bitince ziyaret ettim, içini çok güzel yapmışlar, yapanların emeğine sağlık...
@yahyayilmaz3053
Tarihi Yarımada’nın merkezinde bulunan Beyazıt Camii, İstanbul’daki tarihi camiler arasında ilk halini korumayı başaran en eski sultan camisidir. Sultan II. Beyazıt tarafından yaptırılan cami ile birlikte aynı zamanda toplumun ihtiyaçlarını karşılayacak bir külliye inşa edilmiş. Bulunduğu alanın çevresine dağınık bir şekilde inşa edilen Beyazıt Külliyesi, Fatih ve Süleymaniye Külliyesi ile birlikte İstanbul’a inşa edilen en büyük külliyelerden birisi konumundadır. Beyazıt Camii, İstanbul’un fethinden sonra şehre inşa edilen ikinci büyük cami. Yapının bulunduğu alan Bizanslılar döneminde Theodosius Forumu olarak bilinen ve şehrin en büyük meydanı olan alanın bir bölümünde bulunuyor. 20 sütun üzerine oturtulan 24 kubbe ile örtülü revakla çevrili iç avlu bulunmaktadır. Caminin hemen yanında tarihi Sahaflar Çarşısı yer alıyor. Özellikle kitaplara düşkün biriyseniz mutlaka buraya uğramanızı ve keşfetmenizi öneririm.
@peyamibayram5514
Kapalıçarşı, İstanbul Üniversitesi, Divanyolu, Sahaflar Çarşısı ve adını verdiği Beyazıt Meydanı ile bütünleşen bu cami gerçekten efsunlu bir atmosfer sunuyor ziyaretçilerine ve ibadet edenlere.
@bilalyurt6095
Beyazıt Camii, İstanbul’un merkezî bir yerinde, şehrin Bizans devrindeki en büyük meydanı olan Forum Theodosiacum veya Forum Tauri’nin bir köşesinde Sultan II. Bayezid tarafından inşa ettirilmiştir. Külliye bir cami, türbe, aşhane-imaret, sıbyan mektebi, tabhâneler, medrese, hamam ve kervansaraydan ibarettir. Bütün bu yapılar Fâtih Camii ve Külliyesi’nden farklı olarak onun gibi tamamen simetrik bir esasa göre değil, fakat şehrin ortasındaki bu araziye dağınık bir biçimde yerleştirilmiştir. Cami, cümle kapısı üstünde hattat Şeyh Hamdullah tarafından celî sülüs ile yazılan Arapça kitâbesine göre 906 Zilhiccesi sonunda (Temmuz 1501) yapımına başlanmış ve 911’de (1505) tamamlanmıştır. Ayvansarâyî Hadîkatü’l-cevâmi‘ adlı eserinde (I, 200), aynı semtte bulunan Mimar Hayreddin Camii vesilesiyle, bu caminin bânisinin Sultan Bayezid mimarı olduğunu bildirdiğinden, uzun süre Beyazıt Camii ve Külliyesi’nin Mimar Hayreddin’in eseri olduğu kabul edilmiştir. Sonraları, Lâleli Camii karşısında cadde kenarında Merdivenli Mescid adıyla tanınan küçük bir hayratı olan Mimar Kemâleddin’in Beyazıt Camii’nin mimarı olabileceği hususunda değişik bir görüş ileri sürülmüştür. Mimar Kemâleddin’in mezarı olduğu sanılan yerdeki kemikleri, İhtifalci Mehmed Ziyâ Bey’in öncülüğü, Evkaf Nezâreti nâzır vekili müderris Said Bey’in yardımı ve Mimar Muzaffer Mecid Bey’in gayretiyle büyük bir törenle 1922 Şubatının ilk günlerinde Beyazıt Camii hazîresine taşınmıştır. Uzun yıllar çatısız durumda kalan bu mescid ise 1960’lı yıllarda yıktırılarak yerine bir iş hanı-apartman yaptırılmıştır. Nihayet bazılarına göre ise Beyazıt Camii’nin yapımında her iki mimarın da çalıştıklarına ihtimal verilmektedir. Ancak Mimar Kemâleddin’in kabrinin taşınması sırasında bu iddiada tereddütler olduğu, A. Süheyl Ünver tarafından bir gazete makalesinde dile getirilmiştir. Bu hususta Rıfkı Melûl Meriç tarafından ise çok değişik ve yeni bir görüş ortaya atılmıştır. 1958’de basılan makalesinde, İstanbul Belediyesi Atatürk Kitaplığı’nda Muallim Cevdet yazmaları arasında bulunan 0.71 sayılı belgeye dayanarak caminin yapım tarihini biraz farklı vermiş, buna göre inşaata 3 Rebîülâhir 906’da (27 Ekim 1500) başlandığı ve 14 Cemâziyelevvel 911’de (13 Ekim 1505) tamamlandığı ve Sultan II. Bayezid tarafından ilk namazın cemâziyelevvelin ilk yarısında kılındığı anlaşıldığı gibi, mimarının da Ya‘kūb Şâh b. Sultan Şâh adında bir usta olduğu öğrenilmektedir. Mimarın halifeleri de Ali b. Abdullah ile Yûsuf b. Papas adındaki sanatkârlardır. Aynı belgeye göre bina nâzırı Mirlivâ Mustafa Bey’dir. İnşaatta İstanbul yeniçeri cemaati çalışmış, pencerelerin madenî parmaklıkları Sertopçuyan Bâlî Bey ve topçular kethüdâsı Atmaca Bey idaresinde Topçular Ocağı tarafından dökülmüş, nakışlar Nakkaşlar cemaati sanatkârları eliyle yapılmış, avize zincirleri Derviş Mehmed adlı usta tarafından imal edilmiştir. Aynı belgede, cami tamamlandıktan sonra buraya Kur’ân-ı Kerîm’ler, halılar, seccadeler, kandiller, askılar, fenerler, mumlar, cüz mahfazaları, rahleler, avizeler, Kur’an keseleri ve daha pek çok eşyanın kimler tarafından verildiği de kayıtlıdır
@karisikvideolar9159
Beyazıt Camii, İstanbul’un merkezî bir yerinde, şehrin Bizans devrindeki en büyük meydanı olan Forum Theodosiacum veya Forum Tauri’nin bir köşesinde Sultan II. Bayezid tarafından inşa ettirilmiştir. Külliye bir cami, türbe, aşhane-imaret, sıbyan mektebi, tabhâneler, medrese, hamam ve kervansaraydan ibarettir. Bütün bu yapılar Fâtih Camii ve Külliyesi’nden farklı olarak onun gibi tamamen simetrik bir esasa göre değil, fakat şehrin ortasındaki bu araziye dağınık bir biçimde yerleştirilmiştir. Cami, cümle kapısı üstünde hattat Şeyh Hamdullah tarafından celî sülüs ile yazılan Arapça kitâbesine göre 906 Zilhiccesi sonunda (Temmuz 1501) yapımına başlanmış ve 911’de (1505) tamamlanmıştır.
@yunuscolak4561
Restorasyondan sonra tertemiz bir yer oldu. Ancak icinde bazı daha önce olan unsurlar eksik. Beyazıt Camii, İstanbul’un fethinden sonra şehre inşa edilen ikinci büyük cami. Yapının bulunduğu alan Bizanslılar döneminde Theodosius Forumu olarak bilinen ve şehrin en büyük meydanı olan alanın bir bölümünde bulunuyor. Fatih’in kendi anıtsal cami 1766 yılındaki depremde yıkılıp yeniden yapıldığı için, fetih sonrası Osmanlı cami mimarisinin değişmeden kalmış ilk örneği Bayezid Camii‘dir. İstanbul’un fethiyle ciddi bir imparatorluk seviyesine yükselen Osmanlı, Roma’dan kalma bu şehre yakışır büyüklükte imar faaliyetine girişmiş. Fatih ile başlayan büyük kubbe ve geniş bir mekan ile Ayasofya’yı geçecek bir anıtsal yapı yapma arzusu diğer padişahlarda da devam etmiş.
@mehmetismailuysal4463
2.Bayezid tarafından yaptırılan İstanbul'un ikinci selatin camii.İstanbul'un en bilinen ve merkezi meydanlarından birinde inşa edilmiş.Aynı meydanda Yazma Eserler Kütüphanesi, Sahaflar Çarşısı,İstanbul üniversitesi camiye komşular.Ziyaret edilmesi tavsiye edilir...
@hasanbabaoglu2726
kapalı çarşı'nın ve istanbul üniversitesi'nin hemen yanında bulunan, meydana adını veren camii. oldukça güzel bir yapı, gezip görülebilir. medrese, kervansaray gibi tarihi odalara da ev sahipliği yapmakta.
@kenanoz
Beyazıt Camii, İstanbul’un merkezî bir yeri olan beyazıt meydanında, şehrin Bizans devrindeki en büyük meydanı olan Forum Theodosiacum veya Forum Tauri’nin bir köşesinde Sultan II. Bayezid tarafından inşa ettirilmiştir. Külliye bir cami, türbe, aşhane-imaret, sıbyan mektebi, tabhâneler, medrese, hamam ve kervansaraydan ibarettir. Bütün bu yapılar Fâtih Camii ve Külliyesi’nden farklı olarak onun gibi tamamen simetrik bir esasa göre değil, fakat şehrin ortasındaki bu araziye dağınık bir biçimde yerleştirilmiştir. Cami, cümle kapısı üstünde hattat Şeyh Hamdullah tarafından celî sülüs ile yazılan Arapça kitâbesine göre 906 Zilhiccesi sonunda (Temmuz 1501) yapımına başlanmış ve 911’de (1505) tamamlanmıştır.
@yemeicme
Caminin yanındaki kıraathane olmasa daha iyi olurdu ve birde orda yaşadığım bir konuyu sizlerle paylaşmak isterim cami içine çorabsız girilmiyormuş ayağında mantar olanlar için alınan bir tedbirmiş.